Botoks ya da bilimsel adı ile Botulinum Toksin temelinde Clostridium botulinum adlı bir bakteri türü yer almaktadır. Clostridium botulinum bakterisinden üretilen toksin, botoks işlemlerinin ana kaynağı olmaktadır. Bu toksin ile botoks işlemi yapılan bölgenin sinir uçlarında organların hareketini sağlayan iletim için gerekli maddelerin salınım yapması engellenmektedir.
Böylece organlara yeteri kadar sinir sağlanamadığı için organların da hareket kabiliyetini sınırlandırmakta ya da tamamen yok etmektedir. Günümüzde botoks birçok alanda tıbbi bir tedavi yöntemi olarak da kullanılmaktadır. Bir diğer ifade ile açıklamak gerekirse botoks sadece estetik amaçlı yapılan bir uygulama değildir.
Este Medikal Grup olarak İstanbul’da bulunan kliniklerimizde hastalarımızın vücutlarındaki birçok bölgeye botoks uygulayarak aşırı terleme ve migren gibi sağlık sorunlarını da tedavi etmekteyiz.
Cilt gençleştirme enjeksiyonları (yani botoks) tıpkı dolgu işlemleri gibi enjeksiyon şekilde yapılan bir uygulamadır. Tüm yüz estetiği uygulamalarında olduğu gibi cilt gençleştirme enjeksiyonları işlemlerinde de doktorlarımızın ana hedefi, hastalarımızın yüz yapısını bozmadan daha genç ve daha sağlıklı bir yüze kavuşmalarını sağlamaktır.
Bu yüzden uygulama öncesi hastalarımız, İstanbul’daki kliniklerimizi ziyaret ederek doktorlarımızla bir ön muayene yapabilir ve yüz hatlarına en uygun cilt gençleştirme enjeksiyonları tedavisine başvurabilmektedir.
Botoks uygulaması sırasında enjekte yapılacak bölge, içerisinde anestezi bulunan bir krem ile uyuşturulur. Bu krem ile hastalarımız, botoks sırasında hiçbir ağrı veya acı hissetmemektedir. Daha sonrasında çok ince uçlu bir iğne yardımı ile botoks, cilt altına enjekte edilerek kırışıklığa neden olan çizgiler açılır.
Cilt gençleştirme enjeksiyonları yapıldıktan sonra hastalarımız yaklaşık 4 gün sonra uygulamanın etkilerini görmeye başlamaktadır. Uygulamadan yaklaşık olarak 1 hafta sonra hasta botoks enjeksiyonunun etkilerini tam anlamıyla fark etmeye başlamaktadır. Ortalama olarak 6 ay süren botoks kalıcılığı, hastalarımızın istemesi durumunda tekrarlanabilmektedir.
Cilt gençleştirme enjeksiyonları ya da kısa adıyla botoks, hastalarımızın yüzünde kırışıklık ve ince çizgi gibi bozulma meydana gelen her bölgesine uygulanabilmektedir. Botoks tedavisine en sık başvurduğumuz cilt sorunlarının başında alın bölgesinde meydana gelen kırışıklıklar gelmektedir. Alında ortaya çıkan ve birbirine paralel olan bu çizgiler botulinum toksin enjeksiyonu sayesinde kolayca yok edilmektedir.
Cilt gençleştirme enjeksiyonları alanında oldukça profesyonel olan klinik doktorlarımızın botoks enjeksiyonu yaptığı bir diğer yüz bölgesi ise kaş arasıdır. Kızgınlık ve şaşırma gibi aşırı mimik kullanımına bağlı olarak ortaya çıkın kaş arası kırışıklıklar, botoks ile tedavi edilmektedir. Göz çevresinde meydana gelen kaz ayağı görünümü de cilt gençleştirme enjeksiyonları sayesinde giderilmektedir.
Dudak kenarında ve üstünde sigara ve mimik kullanımına bağlı olarak ortaya çıkan çizgilerin giderilmesi ve hastalarımızın daha hacimli dudaklara sahip olmasını sağlayan tedavi yöntemleri arasında da botoks yer almaktadır. Burun, çene, boyun ve dekolte bölgelerinde oluşan kırışıklıklar da botulinum toksin enjeksiyonu ile tedavi edilmektedir.
Kısacası, cilt gençleştirme enjeksiyonları
Botoks ile yapılan cilt gençleştirme enjeksiyonları sonrasında hastalarımızın enjekte yapılan bölgeyi aşırı sıcak ve soğuk ortamlardan koruması gerekmektedir. Ayrıca uygulama sonrası ilk 12 saat makyaj kullanımından kaçınmalıdır. Yine enjeksiyon yapılan bölgede mimik kullanımı azaltılmalıdır.
Cilt gençleştirme uygulaması sonrasında enjeksiyon yapılan bölgede oluşabilecek kızarıklık, şişlik ve morarma gibi yan etkiler ise işlemden yaklaşık olarak 3 saat sonra yok olmaktadır.
Botoks enjeksiyonunun bilinen bir riskli durumu bulunmamaktadır. Cerrahi operasyonlar yerine enjeksiyon tekniği ile yapılan botoks uygulamaları hastada cerrahi enfeksiyon ya da kanama gibi komplikasyonlar oluşmamaktadır. Ayrıca botoks sonrasında hasta da bir yan etki de gözlemlenmemektedir.
Öte yandan botoks enjeksiyonu sonrasında uygulama yapılan bölgede kızarıklık, şişme ve morar gibi belirtiler olmak ile birlikte bu belirtiler uygulamanın doğal bir sonucudur. İşlemden birkaç gün sonra kendiliğinden ortadan kalkmaktadır. Botoks hakkında bilinen bir yanlış da yılan zehrinin kullanılması ile ilgilidir. Botoks enjeksiyonu yılan zehrinden yapılan bir uygulama değildir. Botoks enjeksiyonu içerisinde Clostridium botulinum bakterisinden üretilen toksin bulunmaktadır.
Este Medikal Grup’un tecrübeli doktorları tarafından uygun tekniklerle yapılan cilt gençleştirme enjeksiyonları sonrasında hastalarımızın yüzünde herhangi bir mimik kaybı oluşmamaktadır. Deneyimimiz sayesinde İstanbul’da bulunan kliniklerimizde siz de gönül rahatlığıyla botoks enjeksiyonu yaptırarak cildinizi gençleştirebilirsiniz.
Cilt gençleştirme enjeksiyonları, deneyimli doktorlar tarafından periyodik olarak tekrarlandığı zaman kalıcılığı artan bir tıbbi yöntemdir. Bu yüzden hastalarımızın İstanbul’daki kliniklerimizde bulunan doktorlarını düzenli olarak ziyaret etmelerini tavsiye ediyoruz.
Cilt gençleştirme enjeksiyonları tekrarlanmadığı zaman etkisini kaybetmez. Bir diğer ifade ile, hastalarımız, botoks enjeksiyonlarının tekrarlamadığı zaman enjekte yapılan bölgeler daha kötü bir görünüme sahip olmaz.
Botoks için belirlenmiş bir yaş aralığı yoktur. Öte yandan botoks, kırışıklık öneleyici bir tedavi yöntemi olduğu için hastalarımızın henüz kırışıklık görünümüne sahip olmadan cilt gençleştirme enjeksiyonlarına başvurmasını öneriyoruz. Bir diğer ifade ile, 30lu yaşların başında henüz kırışmış bir yüz cildine sahip olmayan her hastamız, botoks yaptırarak erken yaşta kırışıklığın önüne geçebilir. Este Medikal Grup’un tecrübeli doktorlarından randevu alarak botoksa başlamak için en uygun zamanın kararını kolayca verebilirsiniz.